Pastırma yazı
Sonbahar güneşi günü en zarif haliyle kapatıyor. Şehre bakan Mont Blanc'ın karla kaplı ucu yumuşak bir pembeye boyanmıştır. İrili ufaklı yelkenli teknelerin akşam saatlerinde yelken açtığı Cenevre Gölü'nün yüzü utangaç gençler gibi kızarıyor. Sevgili yapraklarım, aşkı biten sevgiliye tutkusu bitmeyen aşıklar gibidir. Koltuklarından vazgeçmeyen Türk siyasetçiler, şubelerini var gücüyle sürdürüyor. Altından, bakırdan ve çok hayalperest de olsalar, çabaları boşunadır... Coşkusunu kaybeden kalp, dinleyebilir hale getirilebilir mi? Pastırmanın her yazı, yaprakların dallardan ayrılmasıyla son bulur. Ama ayrılmakla kalmak arasında doğa, altın sarısı ve bakır yaprakların, kızıl gölün ve pembe dağların gölgesinde inatla direniyor.Türkiye'de SAATLER DEĞİŞMİYOR İnsanlar da direniyor. Kışlık kı...