McKinsey & Company ortak ortağı Sertan Eratay, Harvard Business Review Türkiye’nin Ebru Yonca Çapa’nın “Fijital Dünya” programına konuk oldu. Sertan Eratay’ın yapay zekayla ilgili sözleri dikkat çekti.
Öncelikle teknoloji tarihinin önemli dönüm noktalarını özetleyen Sertan Eratay, şunları söyledi:
ŞİMDİ YİNE BÖYLE BİR DÖNÜŞÜMÜN AREFESİNDEYİZ”
“Aslında geriye dönüp baktığımızda, belki de son 20 yılda, bazı teknolojilerin getirdiği kesintiler ve dönemler oldu. Geriye dönüp baktığımızda, kişisel bilgisayarların hayatımıza girişi açıkçası bir dönüm noktasıydı. İnternetin hayatımıza girmesi bir dönüm noktası oldu ve ardından ticaret e-ticarete dönüştü.” E-ticaretten alışveriş ve ticaretin gelişmesine geçiş bir kırılma noktasıdır ve tabi ki cep telefonlarının ve mobil genişbantın hayatımıza girmesi bir kırılma noktasıdır ve bunların etrafında hem tüketicilerin hem de şirketlerin büyük bir değişim yaşadığını söyleyebiliriz. dönüşüm ve adaptasyon. Hem ticaretin, hem günlük hayatın, hem de sosyal hayatın bu teknolojiler üzerinde ve çevresinde değiştiğini ve geliştiğini görüyoruz.
Bugün sosyal medyayı telefonlarımızda kullanıyoruz, oysa belki 10 yıl önce Facebook’u bilgisayarlarımızda kullanıyorduk. Şimdi yine böyle bir dönüşümün eşiğindeyiz ve herkesin bahsettiği en büyük teknolojik trend yapay zeka. “Aslında yapay zeka uzun süredir hayatımızda var, uzun zamandır kullanılıyor ama özellikle üretken yapay zeka (jeneratif yapay zeka) dediğimiz konu ile birlikte bambaşka bir boyuta taşındı.”
“HAYATIMIZA ÇOK HIZLI GİRDİ”
ChatGPT’nin artık çok daha gelişmiş ve yetkin bir noktada olduğunu belirten Eratay, şunları söyledi: “ChatGPT’nin 1 milyon kullanıcıya ulaşması 5 gün sürdü, yani 5 günde 1 milyon kullanıcıya ulaşmıştı. Karşılaştırma yapmak gerekirse; Böylece Instagram 2,5 ayda 1 milyon kullanıcıya ulaşabilir.” “Facebook buna 10 ayda erişebildi, böylece üretken yapay zeka hayatımıza çok hızlı girdi.” dedi.
Eratay şöyle devam etti:
“ŞU ANDA YAPAY ZEKA TEKNOLOJİK DALGASINA GİRİYORUZ”
“Öte yandan, 2023’te tüketici tarafında ve bu beceri tarafında büyük bir ivme görürken, 2024’ten itibaren aslında yapay zekanın ve üretken yapay zekanın işletmelerin hayatında çok hızlı bir şekilde yer aldığını ve başladığını görmeye başlıyoruz. Artık işletmeler 2024 yılından itibaren “Akıllıca uygulanan, kullanım senaryoları dediğimiz farklı senaryoların artmaya başladığını görüyoruz ve görmeye de devam edeceğiz. Yapay zeka teknolojisine giriyoruz. dalga ve bu, özellikle üretken yapay zeka ile çok hızlı bir dönüşümün başlangıcıdır.”
ÜÇ TEMEL FARK
“Aslında geleneksel yapay zeka ve beraberinde getirdiği klasik yapay zeka modelleri uzun zamandır hayatımızın bir parçası; bunları işletmelerde, örneğin bir bankadaki kredi puanlamasında kullanıyoruz.” Eratay, üretken yapay zeka ile klasik yapay zeka arasındaki üç temel farkı şu şekilde açıkladı:
“Bunlardan biri de dil. Yani klasik yapay zeka ağırlıklı olarak algoritmalar, kodlar ve komutlarla çalışırken, üretken yapay zeka dil ve dili anlama ve dil üzerinde üretme üzerinde çalışıyor ve bunlar Büyük Dil Modelleri yani dil. modeller artık yapay aeka tarafından işlenebiliyor, anlaşılabiliyor ve üretilebiliyor. En büyük yenilik buna dil ile cevap verebiliyor olması, eskiden klasik yapay zekada çok yapılandırılmış veri dediğimiz bu tür organize veriler oluşturmak zorundaydık ve modelleri bu veri kümeleriyle besleyebilirsiniz. “Bunu herhangi bir formatta, herhangi bir şekilde koyabilirsiniz ve bu yapay zeka bu verileri tarayabilir, ondan anlam çıkarabilir ve işleyebilir. Bu da elbette bu teknolojinin kullanımına büyük bir esneklik, hız ve kolaylık katıyor. Üçüncüsü ise üretimdir.”
“BU KÜÇÜK TESTLER ŞİRKETİN BÜYÜMESİNİ, KÂRLILIĞINI VEYA VERİMLİLİĞİNİ DESTEKLEMEZ.”
Eratay, yapay zekanın şirketlerdeki etkilerini değerlendirdi. Eratay, şunları söyledi: “Herhangi bir dijital teknolojinin bu kadar merak uyandırıcı bir şekilde bir takım küçük denemeler ve pilot projelerle yapılması yeterli olmuyor, yani işe katkısı olmuyor. Dolayısıyla biraz dediğimiz bütünsel bir bakış açısıyla. Bütünsel olarak, şirketi ileriye taşımak için bu teknolojiyi nasıl kullanabiliriz, aslında bunun hakkında düşünmeli ve plan yapmalıyız.”
Son olarak Eratay şunları söyledi: “ChatGPT’den Nasrettin Hoca hakkında espri yapmasını istediğinizde söyleyemiyor ya da söylediği komik değil ama belki yarın da yapabilir, o yüzden bu çok hızlı gelişiyor. ” dedi.